ALÝ GALÝP'TEN ANILAR...
Ali Galip 1960 lý yýllardan 1990 lý yýllara kadar Enez ve Ýpsala'da yaþamýþ ÇAÐDAÞ BÝR BEKTAÞÝ idi..
Cumhurbaþkanýný aðýrlayacak kadar USTA bir aþcý, Nasrettin Hocayý anýmsatacak kadar espri yüklü bir kiþilikti. O yýllarda Enez'in tartýþmasýz SÝMGESÝ idi..
Ama Enez'de yeni nesil onu tanýmýyor. Onun Enez'in yaþamýna kattýðý güzel anýlar, espriler unutuluyor.. Ve Ali Galip yavaþ yavaþ ve gerçekten ölüyor.
Buna razý gelmeyelim ve onunla ilgili yaþadýðýmýz, bildiðimiz ya da büyüklerimizden duyduðumuz anýlarýný,esprilerini,resimler ini bu grupta toplayalým..
Ali GALÝP ölmesin..
----------------------------------------------------------------------------
ALÝ GALÝP USTA ÖLMEMELÝ
Ulaþ DEMÝRAY
"Bu yazý 20.OCAK.1992 tarihinde ÖNDER GAZETESÝ` nde yayýnlanmýþtýr."
Enez`li dostlarým Ruhi Baba ile Rasim Meriç yaz sonunda Kusadasi`nda kýsa sure misafirim oldular. Dogaldýr ki konular Enez ve cevresi ile Trakyali dostlarýmiz uzerinde yoðunlastý... Olenler, bizleri birakip gidenler oncelikli olarak geldi gundeme... Bedri Firinci, Ýbrahim Yoluzar, Irfan Kaptan, Kasap Ismail, Nihat Bakerci, Þaban Suen ve daha pek coklarý belleklerden hiç silinmeyecek anýlarla birakip gitmiþlerdi bizleri. Onlarýn acý haberlerini Þevket Kurt`tan telefonla aninda almistým.Ali Galip Usta`nýn ebedi yolculugunun haberini ise Ruhi Baba bu kisa ziyaretin hemen baþýnda bir hançer gibi bastýrýverdi yüregime..
Ýlk yilan baligini onun elinden yemistim... Onun elinden yilan baligi yemenin bir ayrýcalýk oldugunu ise çok sonralarý anladim. Bu ayricaliktan Edirne`nin pekçok Valisi, Kesan`in pek çok Tiimen Komutani basta olmak üzere onlarca Enez Konugu da yararlandi. Hatta, Kenan Evren Cumhurbaskani olarak Edirne`yi ziyaret ettiginde de zamanin valisinin ve komutanlarýnýn yüzünü güldüren sofranýn ardýndaki YÖNETMEN yine Ali GALÝP`di.... Yemek yapmayi ve sunmayi bir sanat haline dönüþtüren bir BÜYÜK USTA idi O..
Kimdi? Neydi? Nereden gelmiþti? Yakýnlarý var mýydý? Kimse bilmezdi. Tüm dünya ile dost ve barýþýk bir insandi... Ýçkiyi çok seven, çok içen ama içtikçe de güzelleþen nadir bir yapýsý vardý. Yaþam felsefesi, nükteleri, anýlarý, kitaplara ,senaryolara konu olacak kadar zengindi... Ben çaðýmýzýn ve Trakya` mýzýn Nasrettin Hoca`sý gibi görürdüm onu... Abarttýðýmý da sanmýyorum... Galiba o da biraz ona özenirdi... Yuklüce içilen bir günün sonunda kendisini tabutla taþýtýp, tam bir yol kavþaðýnda ?Ben saðlýðýmda bu taraftan giderdim? diyerek yaptigi esprinin baska, bir açiklamasi olabilir mi?... |
70`li yillarýn basmda Enez`e bir ustegmen olarak geldigimde ilk tanidigim insanlardan biriydi Ali Galip.. Hükumet Binasýnýn karsisýnda viran bir yapida 2 masali bir "Aþ Evi" vardi. Ne yiyeceginize siz degil o karar verirdi. Kaþla göz arasinda icad ediliveren yemeklerin lezzetine, sohbetinin ince nuktelerle suslenmiþ doyumsuz tadýný da kattýðýnda, basit bir ogle yemegi bir solene dönüsurdü... Bir kaç gun suren bu lokanta isletmeciliginden sonra elde avuçta biriken birkaç kurus, içki içmenin bir zevk ve sanata dönüþtürüldüðü bektasi sofralarýnda tüketilinceye kadar Ali Galip Usta`yi "AÞ EVÝ" nde bulamazdiniz. Eldeki avuçaki tükenince, yine bir dosttan borç olarak alýnan ilk sermaye ile "AÞ EVÝ`"ni yeniden açar, bir sonraki Özgür yaþamý için kisa sureli esaretine yeniden baslardi.
Ali Galip icin bir roman yazabilirim. Ama bu görev benden evvel Enez`in, Ipsala`nýn ve Kesan`ýn aydinlarýna düsen bir gorev olmali... Ben burada sadece onun ölümüyle sessiz sedasiz Ýpsala mezarligina býrakýlývermesine isyan ediyorum... Öyle bir solukta topraða gomülüverecek ve unutulacak bir insan degildi o... Ozgür yasamýn buyuk bir abidesi, insanligin güzel bir örneði, yaþam sevgisinin güçlü bir göstergesi ve gerçek bir DOST du... Enez`i ziyaret edenlerin mutlaka görmek tanimak istedikleri bir tarihi eserdi...
ENEZ ve ALI GALIP ayrýlmaz bir bütünün vaz geçilmez parçalarýydýlar.. Yýllar önce kendisi için yaptirdigi bir MEZARLIK PROJESI vardý. Eminim ki Enez`de gömülmek ve öylesi bir mezarda sonsuza dek kalmak isterdi. Ama olmadý?Ama ben, hala daha dostlari hayattayken Ali Galip ile ilgili anýlarý derleme yolunda çalýsmalar yapýlmasýnýn gerekliliðini savunuyorum. Ali Galip`ler ölmemeli... Enez`liler Ali Galip`i sonsuza deðin yaþatmalý...
Ramazanda da içerdi.. "Ramazan gitsin oyle iç" dendiðinde de "Ramazan gider, yine gelir, ama ben gidersem bir daha gelmem" diye yanýt verirdi... Evet... bu yil ve yýllar boyunca Ramazanlar yine gelecek yine bizlerin konuðu olacak... Ali Galip ise, artik yalnýz gittikçe silikleþen, kaybolan anýlarýmýzda bir müddet daha yaþayacak.
Bu Aksam, hep birlikte bir kadeh de
onun adýna...
FOTOÐRAF SAHÝBÝ : Filiz KAPTAN
Ali GALÝP - Rýdvan ADANIR - Ýlhan ÝÞCAN
Seyran Kaptan Seyhan Babamla (Zeki Kaptan) birlikte hepsinin cennette olduðuna eminim. Böyle güzel gülen, belli ki hayattan keyif almayý da bilen insanlar baþka nerde olabilir... Bu arada burasý babamýn lokantasý, aslýnda þimdi bakýnca yeryüzündeki cennetlerden bir yermiþ diyorum, öyle ya ne çok insan ''þerefe'' diyerek mutlu oluyordu orada...
Sizlere Ali Galip Ustayý, gençliðimde tanýdýðým ve de Yunanistandaki eþini ve oðlunu tanýmak fýrsatýný bularak tanýtmaya çalýþayým, Ali Galip Usta eþini ve oðlunu Yunanistan'da býrakarak kaçak olarak Türkiye'ye sýðýnmýþ, önce Keþan'a gelerek orada 2 nci evliliðini yapmýþ ve bildiðim kadarýyla 2 kýzý olmuþtur.Uzun süre DSÝ iþlerinde aþçý olarak çalýþmýþ ve Enez'de þu an Saygýn Eczanesinin olduðu yerin hemen yanýnda bahçeli bir lokantasý bulunuyordu ve Enez'de uzun yýllar yaþadý.1996 yýlýnda Yunanistan'a gittiðimde bizzat Ali Galip Ustanýn oradaki eþiyle ve oðluyla bizzat tanýþma fýrsatý buldum ve 1998 yýlýnda kendilerini Enez Balýk Festivaline davet ettim ve Enez'de Ayý Ahmet'le tanýþtýlar ve Ahmet Günenç'in resim albümlerinden Ali Galip ustanýn resimlerine baktýkça o kadýnýn aðlamasýna þahit oldum , oðluda (Kenan Mustafa) þu an Gümülcine'de Cýty FM radyosunda yapýmcý ve Yunanistan Televizyonundan emekli bir arkadaþýmdýr.Enez'de (Ayý Ahmet)Ahmet Günenç-Ruhi Usta-Ali Galip Usta hiçbir zaman unutulmayacaktýr.Kendisinden bizzat dinlediðim bir anýmý sizlerle paylaþayým, Bir akþam geç saatte ustanýn lokantasýna alkollü bir müþteri geliyor, verdiði sipariþi masasýna götürüyor ve o saatte masaya bir salata istiyor, usta kendisine salata malzemesinin kalmadýðýný söylüyor,müþteri illede salata olacak bu masada diyor, ustanýn kafasý bozuluyor çýkýyor dýþarýya ýsýrgan otlarýný toplayýp müþteriye bir güzel ýsýrganlý salata yapýyor, adam sarhoþ yedikçe yiyeceði gelmiþ ama tabii müþterinin dudaklar ve aðýz o an þiþmeye baþlýyor ve orada bulunanlar adamý baþka birþey dokundu diye hastaneye götürüyorlar....Ruhun þahd olsun Ali Galip Usta.....Bir gün Ali Galip Usta, Enez'de Ruhi Baba'nýn lokantasýna girer. Ýçeride 3 kiþi sohbet etmektedir. Ali Galip bir an duraklar ve sorar " Beyler burasý neresi? ben yanlýþlýkla hayvanat bahçesine mi geldim.?"
Ýçeride oturanlar : Malak Ýbram, Ayý Ahmet ve Ýpsalalý DANA.."Ýpsalaya geldiðinde meyhaneleri sorar, bilgi ister. Dana restorant, Keçinin yeri, Bülbül restorant, Minik kuþun birahanesi, Ayý Metinin birahanesi diye sayarlarken "buradaki hayvanat bahçesi daha da büyükmüþ" der.
Sizlerle paylaþmak istediðim küçücük bir bir aný :
Enez meydaný bomboþ toprak bir zemin.Günde bir araba ya geliyor, yada gelmiyor.Trafik yok neredeyse.4-5 yaþlarýndayým.Meydanda pate (misket) oynuyoruz.Rahmetlinin de bir hacýsý var bizi hiç rahat býrakmýyor.Biz oyuna baþlýyoruz, nereden geliyorsa yanýmýzda bitiyor Hacý.Görünce korkup kaçýyoruz doðal olarak, Hacý bizim pateleri tek tek uzun gagasýnda biriktirip, doðruca Ali Galip Ustanýn o salaþ meyhanesine.Biz salya sümük dükkanýn önünde duygu sömürüsünde,Hacýnýn aldýðý pateleri geri almaya giderdik.Küçük bir "Evinizin önünde oynayýn oyununuzu" nasihatinden sonra patelerimizi bize geri verirdi.Bu böyle hacý gidene dek sürüp gitti.Ruhun huzur içinde olsun.Not:Hacý Ali Galip Ustanýn Annesinin, yuvasýndan atýp bakmadýðý, ancak onun yetiþtirip büyüttüðü Leyleði idi.
ALÝ GALÝP ustamýn,bir çok esprilerini dinlemiþ ve þahit olanlardan birisiyim,çok küçüktüm 6 yaþýnda gibi kendimi hatýrlýyorum,çarþýda bakkal sülmanýn(süleymanýn)dükkanýn önündeyiz,,ikinci adresimiz yani:))yok yok sülman amcada...birden eller üstünde bir tabut,üstünde bez falan yok,yada hayalýmde öyle kalmýþ,neyse..arzuhalci miðrinin dükkanýn önüne getirip tabutu koydular,birden tabutun kapaðý öyle bir havaya doðru itildiki,kýzanýz ya:))biz yusuf ,yusuf:))içinden bir amýca fýrlayýp bizlere þeker atmaya baþladý,korktuk,,gözlerde peynir þekerlerinde,neyse þoku atlatýp,þekerlere gömüldük,dururmuyuz,bizi böyle etkileyen,amýca kim diye araþtýrmaya girdik..ali galip ustaymýþ,benim ilk tanýmam bu vesileyele olmuþtur...ruhu þad olsun,mekaný cennet olsun.ilerleyen zamanlarda,sahilde ruhi babanýn lokantada,mentoya geçti sonradan ve vakýf dsi,çalýþtýðý günleri bilirim,,çok muhabbetim olmuþtur,hususi onunla sohbet etmeye giderdim....çok renkli bir kiþilerden birisiydi..!ulaþ abi bu sayfayý tuttum,ali galip usta gibi ölümsüz çok kiþiler enezde....enezin ölümsüz<leri diye bir sayfa açarsan,,,yeni nesile tanýtmýþ oluruz....tþk.ler